Lojistik sektörü, teknolojik dönüşümün en hızlı hissedildiği alanlardan biri. Özellikle dijital belgeleşme süreçleri, operasyonel verimliliği ve yasal uyumu doğrudan etkiliyor. Bu dönüşümün en önemli adımlarından biri de e-İrsaliye uygulaması. 1 Temmuz 2025 itibarıyla kapsamı genişleyen e-İrsaliye, lojistik operasyonlarını köklü şekilde değiştirmeye başladı. Peki lojistik şirketleri için e-İrsaliye ne anlama geliyor?
2025’te e-İrsaliye Zorunluluğu
Vergi Usul Kanunu’nun 509. tebliği ile belirlenen düzenlemelere göre, 2024 yılı brüt satış hasılatı 10 milyon TL ve üzeri olan e-Fatura mükellefleri 1 Temmuz 2025’ten itibaren e-İrsaliye’ye geçmek zorundaydı. Bunun yanı sıra akaryakıt, demir-çelik, şeker, tütün, maden, gübre gibi sektörel zorunluluklar da devam ediyor.
Bu düzenleme yalnızca büyük ölçekli üretici veya ithalatçıları değil, lojistik sektöründe taşıma ve dağıtım yapan işletmeleri de doğrudan ilgilendiriyor. Çünkü artık sevkiyat öncesi her mal hareketi için elektronik irsaliye düzenlenmesi gerekiyor.
Depo ve Sevkiyat Süreçlerinde Değişim
e-İrsaliye, lojistik operasyonlarının kalbine doğrudan dokunuyor.
- Zincir teslim senaryoları: Özellikle lojistik merkezler üzerinden yapılan dağıtımlarda e-İrsaliyenin doğru şekilde ilişkilendirilmesi büyük önem taşıyor. Yanlış belge yönetimi cezai yaptırımlara yol açabiliyor.
- Araçta bulundurma: Yolda denetim sırasında e-İrsaliyenin kâğıt çıktısı ya da elektronik görüntüsü araçta bulunmak zorunda. Böylece fiziki belgelerde kaybolma, yıpranma veya hatalı düzenleme riskleri ortadan kalkıyor.
- Fiili sevkten önce düzenleme: Mal çıkmadan önce e-İrsaliyenin Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) sistemine iletilmesi şart. Bu durum, depo yönetim sistemlerinin (WMS) ve taşıma yönetim sistemlerinin (TMS) entegrasyonunu zorunlu kılıyor.
Teslimat Anı ve İade Süreçleri
Alıcı taraf, kendisine gelen e-İrsaliyeye 7 gün içinde yanıt verme hakkına sahip. Bu yanıt; kabul, kısmi kabul veya ret olabilir. Eğer 7 gün içinde yanıt verilmezse sistem otomatik olarak tam kabul sayıyor.
Bu özellik, lojistikte iade süreçlerini dijitalleştiren önemli bir adım. Örneğin, kısmi kabul durumunda reddedilen mallar için geri taşıma yapılırken yeni bir e-İrsaliye düzenleniyor. Böylece hem lojistik şirketi hem de müşteri tarafında şeffaf bir süreç yönetimi sağlanıyor.
U-ETDS ile İlişki
e-İrsaliye ile birlikte sıkça gündeme gelen bir diğer uygulama da Ulaştırma Elektronik Takip ve Denetim Sistemi (U-ETDS).
- e-İrsaliye: Malın sevk irsaliyesi niteliğinde, Gelir İdaresi Başkanlığı’na gönderilen belge.
- U-ETDS: Karayolu taşımacılığında, yolcu ve eşya taşıma verilerinin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na bildirildiği sistem.
Bu iki uygulama farklı kurumların yükümlülüğü altında olsa da lojistikte pratikte tek bir dijital akış içinde yönetiliyor. Bu nedenle birçok firma, TMS yazılımlarında e-İrsaliye ve U-ETDS entegrasyonunu birlikte kurgulamaya başladı.
İşletmeler İçin Faydalar
e-İrsaliye, yalnızca yasal bir zorunluluk değil; aynı zamanda işletmeler için önemli avantajlar sunuyor:
- Denetim kolaylığı: Mobil cihaz üzerinden QR kod ile belge doğrulaması yapılabiliyor.
- Zaman tasarrufu: Sevkiyat öncesi dijital kontrol, rampa başında bekleme sürelerini azaltıyor.
- Hata oranının düşmesi: Yanlış irsaliye veya eksik belge düzenleme riskleri minimize ediliyor.
- Çevresel fayda: Kâğıt kullanımını ortadan kaldırarak doğrudan sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor.
Sık Yapılan Hatalar
Lojistikte e-İrsaliyeye geçiş sürecinde dikkat edilmesi gereken bazı noktalar da var:
- Fiili sevk saatinin eksik yazılması: Denetimde uygunsuzluk sayılıyor.
- Araçta e-İrsaliye çıktısının bulunmaması: Cezai yaptırımlara sebep olabiliyor.
- 7 günlük yanıt süresinin kaçırılması: Müşteri iade veya kısmi kabul hakkını kaybediyor.
- Zincir teslim belgelerinin yanlış ilişkilendirilmesi: Operasyonel ve mali risk yaratıyor.
2026’ya Doğru Dijital Lojistik
Türkiye’nin 12. Kalkınma Planı lojistik sektöründe dijitalleşmeye öncelik veriyor. e-İrsaliye uygulamasının yanı sıra, önümüzdeki dönemde e-CMR ve e-TIR gibi uluslararası dijital taşıma belgelerinin de devreye girmesi bekleniyor. Bu durum Türkiye’de faaliyet gösteren lojistik firmalarının sınır ötesi operasyonlarını hızlandıracak ve küresel rekabette avantaj sağlayacak.
Lojistik Operasyonlarında e-İrsaliye ile Verimlilik ve Yasal Uyum
1 Temmuz 2025 itibarıyla genişleyen e-İrsaliye zorunluluğu, lojistik sektöründe dijital dönüşümün dönüm noktalarından biri oldu. Artık lojistik şirketleri yalnızca yasal uyum için değil, aynı zamanda verimlilik, hız ve şeffaflık için de bu sisteme adapte olmak zorunda.
Doğru entegrasyon adımları atan işletmeler, e-İrsaliye sayesinde yalnızca cezai risklerden korunmakla kalmayacak, aynı zamanda lojistik zincirlerinde rekabet avantajı da elde edecek.